Bu makalemizde biraz iş hayatının geleceği, şirketlerin geleceği gibi konulardan bahsedelim istiyoruz. Mesela sizin şirketle başlayalım: “Biz çok güçlüyüz, bize bir şey olmaz” diyen firmalardan mısınız? Ya da “büyük balık küçük balığı yutar” diyerek yeni ve küçük firmaları küçümseyenlerden mi? Eğer öyle iseniz; araştırmalara, tarihteki gerçeklere, rakamlara bakmakta fayda var… Hatırlamak gerek ki; şu anda isimleri hatırlanmayan şirketler, bir zamanların lider firmalarıdır ve güçlü, sarsılmaz, yıkılmaz zannedilmişlerdir. Markaların yok oluş nedenleri nelerdir diye baktığımızda en önemli sebeplerinden biri bu şirketlerin “değişime ayak uydurmak” konusunda harekete geçmemiş veya geri kalmış olmalarıdır. Diğer önemli sebeplerinden biri de, “büyük balık – küçük balık” kuralının değişmiş olduğunu fark etmemiş olmalarıdır. Artık hızlı davranıp çağa ayak uydurabilen, değişimi başlatan küçücük yapılanmalar, dev şirketler için tehdit oluşturmaktadır. Peki, başarılı olmanın ilk adımının “ayakta kalabilmek” olduğu bu durumda ne yapmalı?

 

Firmalar Nasıl Ayakta Kalır?

Güçlü olmanın yetmediğini anladığımıza göre, sıra geldi değişime ayak uydurmanın günümüzde teknolojiye ayak uydurmak olduğunu anlamaya… Teknolojik gelişmeleri takip etmek, takip etmekle de kalmayıp trendlere, zamanın ruhuna uymak; gelişimin, dönüşümün, buluşların son derece hızlı olduğu ve yetişmek için koşmak gerektiği şu dönemde çok ama çok önemli. Dolayısıyla burada odaklanılması gereken konu, teknolojik trendler! Şirket sahipleri ile üst yönetimdekiler hiper trendler ve mega trendler hakkında bilgi sahibi olduktan, “teknolojinin / dijitalin geleceği” gibi konularda araştırmalar yaptıktan sonra bunları fütürist bakış açısı ile değerlendirip şekillendirmeli; stratejilerini oluştururken, sorgulamalarını yaparken tüm bunları göz önünde bulundurmalı, gerektiği gibi uyumlanmalılar . Bu trendler nelerdir derseniz;

Teknolojik Trendler: Nano, Genetik teknolojilerdeki gelişmeler,  Trans Hümanizm (İnsanlığın Dönüşümü) – İnsanlığın Evrimi,   Uzay Teknolojileri

Hiper Trendler: Dijitalleşme (Sanallaşma),  Robotlaşma,  Yenilenebilir Enerji

Mega Trendler:  Big Data (Büyük Bilgi), Bulut Bilişimi,   IoT (Internet Of Things - Şeylerin İnterneti), M2M, (Machine To Machine – Makinadan Makinaya), V2V (Vehicle To Vehicle - Araçtan Araca),   Artificial Intelligence (Yapay Zeka) ,   Wearable Technologies (Giyilebilir Teknolojiler),   Augmented reality (Arttırılmış Gerçeklik),   Hologram Teknolojileri,   3D Baskı - Çizim Teknolojileri,   QR Kodlama,   Lokasyon Bazlı Kişiye Özel Uygulamalar

 

Dijitalleşme Kaçınılmaz!

Dijitalleşme konusunda ilk yapmanız gerekenler arasında sosyal medyayı etkin kullanmak ve mobile geçmek yer alıyor. Böylece yeni çağın online, mobil web/bulut ekonomisinde yer alabilirsiniz.

 

Fütürist Bakış Neden Önemli?

“Firmalar değişime nasıl ayak uydurur?” sorusunun cevabı burada gizli. Evet; bu hızlı değişim sonucunda ilerleyen dönemlerde de her şeyi yeniden yapılandırmak zorunda kalacağız ancak, fütürist bakış açısı ile ilerleyen firmaların, markaların gelecek 5 – 10 ve 15 yılda hata yapma olasılıkları çok daha düşük olduğu gibi, önde olma şansları da çok yüksek. Üstelik önde olmak isteyen firmaların “değişimlere ayak uyduran” olmakla yetinmeyip “değişimleri başlatan” tarafta olmaları gerekiyor. Geçmişe baktığımızda da “teknoloji”nin, değişimlerin temelinde yatan en önemli faktör olduğunu görüyoruz. Teknoloji değiştikçe; iş hayatı etkileniyor, yaşam biçimleri etkileniyor, her şey etkileniyor…

 

Günümüzün ve Geleceğin İş Modeli: “Freelance”

Değişime ayak uyduramayan şirketlerin geleceği konusuna değinmişken, es geçilmemesi gereken bir konu başlığına daha değinelim: Artık her şey dijitalleşiyor, internete kayıyor. İnternetin olduğu her yerden çalışabilme imkanı tanıyan freelance çalışma da yeni neslin tercihi durumunda ve her geçen gün Türkiye’de ve dünyada yaygınlaşıyor. Tam zamanlı personele ihtiyaç duymayan, projeleri için uzman bulmakta zorlanan ya da tam zamanlı personeli istihdam etmeye gücü yetmeyen birçok firma artık proje bazlı işleri için serbest (freelance) çalışanları tercih ediyor.

Intuit firmasının yaptığı bir ankete göre; ABD’deki şirketlerin %80’i proje bazlı çalışan sayılarını arttırmayı planlıyor. Randstad tarafından yürütülen başka bir ankete göre ise; ABD’deki insan kaynakları yöneticilerinin %50’si proje bazlı çalışanları istihdam süreçlerine dahil etmeyi planladıklarını belirtiyor. Günümüzde Work 3.0’ın dünyadaki yerine bakacak olursak; Oxford Internet Institute tarafından yapılan bir araştırmaya göre, büyük kuruluşların “serbest çalışan” işe alma oranının 2017’de %26’ya yükseldiğini görüyoruz. Öyle görünüyor ki, açıklarını kapatmak isteyen şirketler de çok sayıda serbest çalışanı işe alacak. Pfizer ve Samsung gibi şirketler ise, "serbest çalışan" bulabilmek için çevrimiçi araştırmalara başlayan şirketler arasında yer alıyor.

 

-Günümüzde ABD iş gücünün %36’sı (57 milyondan fazla kişi), serbest (freelance) çalışıyor.

-“Freelancing in America: 2017” adlı araştırmadaki günümüz iş gücü oranına bakarsak, 2027’de ABD iş gücünün büyük çoğunluğunun serbest çalışanlardan oluşacağını söylemek mümkün.

-Günümüzde milenyallerin yarısından fazlası (Y kuşağı) serbest şekilde çalışmaya başladı.

Her iki taraf için de avantajların olduğu freelance iş modelinin işverenler açısından avantajlarını merak ediyor ve Work 3.0 iş modeli hakkında bilgi almak istiyorsanız aşağıdaki makalelerimizden yararlanabilirsiniz:

Freelancer’larla Çalışmanın Avantajları:

https://sanaluzman.com/blog/on-izleme?title=freelancer%E2%80%99larla-calismanin-avantajlari-&contentId=78&category=isverenlere-ipuclari

Yeni Nesil İş Modeli: Work 3.0:

https://sanaluzman.com/blog/on-izleme?title=yeni-nesil-is-modeli-work-30&contentId=204&category=isverenlere-ipuclari

 

Siz de geç olmadan bu iş modeline dahil olmak, işveren olarak avantajlarından yararlanmak istiyorsanız; sitemize üye olup iş ilanı açarak projelerinize en uygun uzmanları bulabilirsiniz.